TÜRK-İŞ: Vergi tarifesi oranları çalışan lehine güncellenmeli
TÜRK-İŞ Genel Başkan Ergün Atalay ve Genel Başkan Yardımcısı Pevrul Kavlak, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve TBMM’deki parti grup başkanvekillerine vergi düzenlemesiyle ilgili mektup gönderdi. Mektupta, ücretlerde asgari ücret kadar olan tutarın 2022’den itibaren gelir vergisinden istisna tutulduğu anımsatılarak, bu düzenlemenin ücret gelirlerinin vergilendirilmesindeki adaletsizliklerin çözümünde yeterli olmadığı vurgulandı.
“Daha yüksek vergi ödeniyor”
Mektupta, “Türkiye’de uygulanan tüm istisna uygulamalarında istisna tutulan tutar vergi matrahına eklenmiyor ancak asgari ücret istisnası tutarı haksız ve adaletsiz bir şekilde kümülatif vergi matrahına ekleniyor. Bu da ücret gelirlerinde ağır vergi yüküne sebep oluyor.” ifadelerine yer verilerek şunlar kaydedildi:
“2011 yılına kadar asgari ücretli, yıl içerisinde ilave bir kazancı yok ise ikinci vergi dilimine hiç girmezken, Temmuz 2021’den itibaren tüm asgari ücretliler ikinci vergi dilimine girerek daha yüksek oranda vergi ödemek durumunda kalmıştır. Bu noktada gelir vergisi tarifesinin ilk diliminin geçmiş yıllarda olduğu gibi yıllık asgari ücret brüt tutarının (fazla mesai, yol, yemek ve yakacak yardımları gibi ek kazançlar da dikkate alınarak) belirli miktar üzerinde tespit edilmesi diğer vergi tarifesi oranlarının da ilk dilim baz alınarak çalışan lehine güncellenmesi talep edilmektedir.”
“Ücretler sabit bir oranla stopaja tabi tutulmalı”
Mektupta, başta ücretler olmak üzere birçok gelir unsurunun stopaj yoluyla vergilendirildiği ve yaygın olarak da stopajın nihai vergilemeye dönüştüğü belirtilerek, “Ancak sadece ücret gelirine uygulanan stopaj artan oranlı tarifeye göre hesaplanmakta tüm diğer gelirler (faiz ve benzeri gelirler, şirketlerden elde edilen kar payları, bazı serbest meslek kazançları, kira gelirleri vb.) sabit bir oranla stopaja tabi tutulmaktadır. Vergilendirme sistemini daha adaletli hale getirmek üzere ücretler ya sabit bir oranla stopaja tabi tutulmalı veya daha düşük oranlara sahip ayrı bir vergi tarifesiyle vergilendirilmelidir” görüşüne yer verildi. Mektupta ayrıca tüm kazanç unsurlarına sağlanan gayrisafi gelirden giderler düşülerek bulunacak “safi kazanç” üzerinden vergileme hükmünden ücretlilerin de yararlandırılmasını istendi.